Kusursuzluk peşinde…
Yeni bir tutulma mevsimine daha girdik. Her yıl 6 ayda bir peş peşe Güneş ve Ay tutulmaları yaşanmaktayız. Böylece yılda iki kez oluşan tutulmaların güçlü etkisi, hayatımızda önemli izler bırakabilmektedir. Astrolojik açıdan tutulmalar hayatımızdaki radikal dönüşümleri sembolize eder. Tutulma, astrolojik haritamızda hangi yaşam alanına düşerse o konularda ilginç gelişmeler beklenebilir. Bu defa Güneş tutulması 20 derece Başak’ta oluyor. En fazla Başak-Balık-İkizler ve Yay’ın 18-22 derecesi arasında kişise l gezegenleri ve önemli noktaları bulunanlar bu tutulmada etki altında olacaktır.
Başak burcundaki tutulma analitik ve eleştirel baktığımız konulara vurgu getiriyor. Özellikle sağlık konusu öne çıkabilir. Ayrıca halkın sağlığı, iyi hali ile hastaneler ve yardım kuruluşlarına ilişkin konular gündeme gelebilir. Kiron kendinden vazgeçişler üzerine yüzleşme yaptırtabilir, incinmişlikleri görünür kılabilir. Kusursuzluğu hedeflerken ayrıntılarda gizli olan problemler açığa çıkabilir. Eski yaralar kanayabilir. Üretken, verimli olmaya çalıştığımız konular ve tarımda mahsulle ilgili konular ilk sıraya yerleşebilir. Çevre ve çalışma koşulları dikkat çekici olabilir.
Eskiler, gökyüzünün karanlığa bürünmesi ve ısının düşmesinden dolayı, tutulmaların uğursuzluk getirdiğine inanmaktadır. Yaşamın kaynağı Güneş enerjisinin bir süre için kesintiye uğraması ilginç gelişmelere zemin hazırlamaktadır. Güneş Tutulması 13 Eylül Pazar günü sabah saatlerinde, 09:40 sularında gerçekleşiyor. 20 derece Başak burcunda yeniay doğarken Ay, Dünya ile Güneş arasına girerek Güneş’in ışığını kapatıyor. Ülkemizden gözlemlenemeyen bu tutulma, Güney Afrika’nın güneyinden ve Antartika’nın belirli bir bölümünden izleniyor. Dolayısıyla etkinin özellikle Kuzey Yarım kürede yaşayanlar için zayıf olması beklenebilir.
Tutulmanın lordu Merkür Terazi’de, hızı epeyce yavaşlamışken, mantıklı, tarafsız ve adil olmaya davet ediyor. Ancak pratik hareket etmekte zorlanbiliriz. Merkür, Plüto ile sert açı yaparken takıntılı haller olabilir. Güneş tutulması sırasında, ülkemizde ufukta Terazi burcunun yükselmesi denge, adalet, barış temalarına vurgu getirmekte. Venüs ise haritanın yöneticisi konumunda, retro sürecinin ardından, normal hızına henüz ulaşmadı. Yavaş hareket eden Venüs uyum kabiliyetini ve ahengi zorlayabilir.
Satürn Akrep’ten ayrılmadan önce, sırtımızdaki yüklerin iyice ağırlaştığını ve taşınamaz noktaya geldiğimizi anlatıyor. Açısız kalan Satürn’le, sıkışmış olduğumuz konularda, değişik çıkış yolları keşfedebiliriz. Bir anlamda çok önemli kadersel dönüşümlerin eşiğinde olduğumuzu sembolize etmektedir. Son 3 yıldır Satürn Akrep’te, geçmişten bugüne taşınmış olan ağır psikolojik yüklerimize vurgu yapıyordu. Düzeltmeye çalışıp başarılı olduğumuz konular muhakkak vardır. Ancak hali hazırda iyileştiremediklerimiz bu günlerde iyice rahatsız ediyor olabilir. Bir yandan da çözüme ulaşmak an meselesi diyebiliriz.
Ay’ın düğümleri ise Koç – Terazi aksının 0° -sıfır derecesinde- bencillikleri geride bırakıp, sıfırdan uzlaşma noktasına gelindiğinin işareti olabilir. Keza 28 Eylül’de Koç’ta ki Ay tutulması da bu temayı vurguluyor. Yeri gelmişken Ay tutulurken İstanbul’a göre, ufukta yükselen burç 20 derece Başak oluyor. Yani 13 Eylül’de Güneş’in tutulduğu dereceye bir gönderme söz konusu olacaktır. Ancak 17 Eylül’den itibaren Merkür’ün geri hareketi, harita yöneticisi olarak geçmişe ait hukuki ve diplomatik konuların tekrar ele alınacağının işareti olabilir. Tutulmanın lordu Mars’ın Başak’ta Neptün’le karşıtlığı, belirsizliklerden kaynaklı sıkıntılar getirebilir.
Astrolog B. Brady’nin ifadesiyle, tutulmada büyük bir enerji sarfiyatıyla beraber gerginliğin dozu yüksek olacaktır. Hayatımızda fiziken olan gelişmeler, endişe, üzüntü ve takıntılı düşünceler geliştirme ihtimalini getirmektedir.
Başak’taki tutulma ülkemiz için yakın çevre ve sınır komşularımızla alakalı konuları vurguluyor. Diğer yandan ilerletilmiş haritanın yükselen derecesi 20° Başak, burada bir tutulma halkı ilgilendiren konulara dikkat çekiyor. Başak burcunun sağlık ve hastanelerle ilgili olduğunun altını çizmek gerek.
Tutulmanın yükselen burca göre ne gibi etkileri olabilir;
Yükselen KOÇ; sağlığa karşı daha özenli olabilir. Özellikle zihin ve ruh sağlığına dikkat etmek gerek. İşyerinde değişime açıklar ve rutin hayatın içinde düzenlemeler gerekebilir. Yükselen BOĞA; çocuklarla ilgili konularda özveride bulunabilir. Ayrıca yaratıcı kapasiteyi toplumsal meselelere duyarlı yaklaşarak gösterebilirler. Yükselen İKİZLER için, evle ilgili ya da aile ve ebeveynlere ilişkin konular öne çıkabilir. Hayattaki hedeflerinden vazgeçmenin getirdiği yaraları sarmaya çalışabilir. Yükselen YENGEÇ için, yakın çevrede gerilimler olabilir. Kardeş-kuzen-yakın arkadaşlar için endişeler oluşabilir. Eğitim alanında dönüm noktası niteliğinde bir dönemece gelinebilir. Yükselen ASLAN için, finans kaynakları ile ilgili kararlar verme zamanı olabilir. Doğal yeteneklerini çalışarak ortaya koyabilirler. Yükselen BAŞAK, yeni bir hayat görüşü edinebilir. İlişkileri mercek altına koyabilirler. Eski yaraları deşme zamanı olabilir. Yükselen TERAZİ, bilinçaltını ve rüyalarını yorumlamak için çalışabilirler. Kontrol dışı gelişmeler sıkıntı verebilir. Yükselen AKREP, ortak bir geleceğe yürüdüğü arkadaşlıklarını sorgulama ihtiyacı hissedebilir. Uzun vadeli hayat planlarını yenileme noktasına gelebilirler. Yükselen YAY’ın hayattaki hedeflerini yeniden düzenleme, iyileştirme girişimleri olabilir. Mesleki alanda önemli kararlar verebilirler. Ev-yuva-yerleşim konuları dikkat çekici duruyor. Yükselen OĞLAK, varsa hukuki işleriyle ilgili sürpriz bir karara varılabilir. Yabancılarla bağlantılı işler gündeme gelebilir. Hayat felsefesinde değişiklik olabilir. Yükselen KOVA, eş ve/veya ortağın kazancıyla ilgili dikkat çekici gelişmeler bekleyebilir. Zihinsel yetenekleriyle yeni kaynak yaratabilirler. Yükselen BALIK, evlilik ve/veya ortaklığı değerlendirme ihtiyacı hissedebilir. Kendini incinmiş hissetme ihtimali oldukça yüksek gözüküyor.
Yazının bütün hakları saklıdır. Kaynak gösterilmeden yayımlanamaz.
Sevgilerle,
Meral PALA
