40 yaş olgunlaşma zamanı
Etrafımıza dikkatlice bakarsak 40 yaş civarındaki pek çok kişinin yaşamında önemli bir dönemeçte olduğunu görürüz. Harita okumalarım esnasında bu yaşlarda kişilerin bu dönemde artık kendini ne genç ne de yaşlı hissettiğini ve hayatında önemli kararlarla keskin bir virajı almaya çalıştığını gözlemlerim. Pek çoğumuz bu yaşlarda hayatımızda yolunda gitmeyen bir şeyler varsa bunu fark ederiz. Tıkanıklıkları çözmek adına radikal adımlar atma noktasına geliriz. Bu süreci açıklamak için ilk kez Psikiyatrist Carl Gustav JUNG’un ortaya attığı “orta yaş krizi” tanımı astrolojik sembollerle de örtüşmektedir. Jung’a göre insanın toplum tarafından onaylanmaya ihtiyacı vardır. “Kabul edilmez” düşünce ve davranışlar ruhun derinliklerine gizlenir. Aslında bütünün parçaları arka planda tutulmaktadır. Gizli kalmış bu düşünce ve davranışlar çıkış yolları bulmaya çalışır. Belli yaşlara gelene dek benimsediğimiz değerlerin teker teker yıkılmaya başlar. Orta yaş krizi dediğimiz olgu 40-44 yaş aralığında ağır hareket eden gezegenlerin döngülerine karşılık gelir. Hayatımızda önemli dönüşümler olur. Satürn ve ötesindeki gezegenler hayatımızdaki büyük resmi anlatır.
29 yaşında Satürn Zodyak dönüşünü tamamlar
İlk önce bilinçaltı seviyede başlayan değişimleri Satürn döngüleriyle hayatın içinde somutlaştırırız. Yaklaşık her 7 yılda bir Satürn testleri hayatımıza damgasını vurmaktadır. 7’nin katı olan yaşlarda hayatımızda önemli dönemeçlere geldiğimizi fark ederiz. 7-14-21-35-42-49-56-63-70-77-84-91… yaşlara dikkat edin. Örneğin 7 yaş okula başlama ve hayatla tanışma yaşıdır.14 yaş çocukluktan gençliğe geçiş zamanıdır. 21 yaş meslek seçmeye doğru somut adımlar atılır, kimileri için evlilik vakti olabilir. 29 yaş civarında çoğunlukla hayatta ciddi sorumluluklar alınır. Hayatın gerçekleriyle yüzleşme vaktidir. Bazıları için evlilik, iş kurma, işte sorumluluk artışı veya terfi etme zamanı olabilir. Bazen de bu yaşlarda ebeveyn kayıpları sorumluluklar getirebilir. Bu dönemde çeşitli sebeplerle toplumda yeni bir rol ve statü sahibi oluruz. Daha sonra 35 yaş civarı 29’da atılan temellerin test edilme zamanı gelir. 42 yaş civarı ise tam bir farkındalık vaktidir ve son 14 yılda yapılanların açığa çıkma ve verim alma zamanıdır. Testler vardır. O dönemde neyle uğraşıyorsak “tamam mı, devam mı” soruları uçuşmaya başlar. Bu noktada bir takım sonlanmalar yaşanabilir. Boşluğu telafi etmek için yeni adımlar atmaya başlarız.
İşte tam bu 42 yaş döneminde doğum haritasındaki Ay ile ikincil ilerletim haritasındaki (secondary progression) Ay karşıt durmaktadır. İçsel olarak kişinin kendisiyle yüzleşme, geçmişin özlemlerinden özgürleşme, zincirleri kırma, bilinmeyen bir geleceğe doğru yelken açma zamanı olabilir.
42 Yaşında Uranüs Karşıtlığı
Doğum haritasındaki konumunun tam karşıt noktasına gelmiştir. Uranüs astrolojide aydınlanma, uyanış ve özgürleşmeyi anlatır. Kopma ve kırılmalar Uranüs’le sembolize edilmektedir. Uranüs transitiyle hayatımızdaki eskiyen ve işlevini yitirmiş olan yapıların ani kopmalarla sona ermesi muhtemeldir. Eski kalıpları kırılır. İlerletilmiş Ay ve doğum anındaki Ay’ın tam karşıya gelişinin ardından Satürn transiti gelir.
Natal Ay’ın tetiklenmesinin 1- 1,5 yıl ardından içsel isteğin hayata geçirilme zamanı olacaktır.
Plüton Transiti
Natal konumuna kare açı yaptığı 35 ile 55 yaş arasındaki dönem derin duygusal ihtiyaçlarımız konusunda olgunluk kazanarak bir dönüşüm yaşadığımız zamanlara denk gelir.
Neptün Transiti
40 yaşlarında yine Neptün’ün doğum haritasındaki pozisyonuna kare açı yapması duygusal karmaşa getirebilir. Evrende bütünün içindeki yerimiz ve rolümüz konusunda bir çözülme, yön kaybı, şaşkınlık söz konusu olur ve bolca sorgulamalar başlar. Sınırları aşma duygusu hâkim olur.
Bir yandan Uranüs’ün uyandıran etkisi, diğer yandan Plüton’un duygusal yönden dönüşüme zorlaması, bir başka taraftan Neptün’ün o güne kadar inandıklarımızın bir yanılsama olduğunu söylemesi oldukça sarsıcı olabilir. Üstüne Satürn’ün de 42’den önce inşa ettiğimiz somut şeylerin devamlılığı konusunda şüpheye yol açması eklenince 40’lı yaşların başının hayatın en kritik dönemeçlerinden birisi olduğu anlaşılabilir. Bu dönemde yaşam şartlarında değişimler bizi yeni bir bilince taşımaktadır. Yaşadıklarımız bu noktadan sonra geri dönülemez değişimler getirir. Hayata karşı daha farklı bir duruş geliştiririz. Kişisel astrolojik haritada semboller vasıtasıyla Jung’un orta yaş krizi olarak adlandırdığı bu dönemecin tam olarak örtüştüğü görülür.
Bu dönemin en makul şekilde üstesinden gelebilmenin yolu zamanın getirdiklerine uyum sağlamak ve değişime direnmemekten geçiyor. 40’larda rüzgârın gelişine göre kendini ayarlamak bilgelik ve olgunluk kazandıracaktır.
40’lı yaşlarda atılan adımların mutluluk getirmesini dilerim…
Meral Pala
21 Eylül 2013
Bu yazının bütün hakları saklıdır.