2000 yılı benim hayatımda büyük bir yıldı. Gerçeği o zamanlar bunun farkında değildim. Astroloji üzerine bir eğitim alınabileceğini fark ettiğim an hemen derslere başladım. Çalıştığım borsa aracı kurumunda, karşılaştığım bir yatırımcı elinde haritalarla borsada işlem yapıyordu. O zamanki adıyla İMKB(İstanbul Menkul Kıymetler Borsası) şimdiki BİST(Borsa İstanbul) kuruluş haritasının üzerinden tahminlerle borsada alım-satım işlemleri yapıyordu.
Gördüğüm astroloji haritası beni adeta büyülemişti. Bu haritaları nasıl çizdiğini sorduğumda bana bu işin bir eğitimi olduğundan bahsetmişti. Hemen gerekli iletişim bilgilerini aldım. O dönemde ilk astroloji öğretmenim sevgili Hakan Kırkoğlu ile karşılaşmam bu şekilde oldu. Kendisi henüz yeni bir temel eğitim başlattığından bahsetti. Benim de hemen gruba dâhil olabileceğimi söyledi. 2000 senesinin Mart başlarıydı. Astrolojiye giriş o giriş. Ben kısa süreli bir şey olacağını düşünmüştüm. Oysa ki konu uzadıkça uzuyordu. İşin gerçeği ben bundan çok keyif alıyordum. Fakat astroloji konusunda aldığım eğitimler yıllara yayıldıkça ailem biraz endişelenmeye başlamıştı. Halen daha da öğrenme çabalarım devam ediyor bu arada. Ama artık endişelenmiyorlar sanırım:). Adeta dipsiz bir kuyuya daldığımı ancak birkaç yıl sonra fark ettim. Çocukluk yıllarımdan gelen bir astroloji merakım vardı elbette. Fakat konunun derinliğini çok sonra anlamış oldum. Benim astrolojiye başlangıç hikayem böyle. Sonrası malum, kurumsal hayat veda edip astrolojiyi kariyer olarak benimsedim. 24 yıldır devam eden astroloji konusu bir Jüpiter-Satürn kavuşumuyla girdi.
Diyeceğim şu ki, o vakitler gökte ne varmış diye araştırdığımda görüyorum ki en belirgin tablo Jüpiter ve Satürn’ün Boğa’da kavuşum yapmasıymış. Sizler de 2000 yılında hayatınızda hangi temaların başladığını hafızanızdan bulabilirsiniz. Boğa burcu hangi yaşam alanını yönetiyorsa orada yeni ve kalıcı gelişmeler olmuştur. Ağır ilerleyen gezegenlerin gökte kavuşum yapması büyük değişimlerin habercisidir. Jüpiter-Uranüs birleşmesi de radikal hareketlerin işaretçisi olarak gözüküyor.
Jüpiter-Uranüs Birleşimi
Bu yıl yine gökte bir başka önemli kavuşum çıkıyor karşımıza. 20-21-22 Nisan’da Jüpiter ve Uranüs Boğa’nın 22 derecesinde kavuşum yapıyor. Nadiren oluşan bir tablo ortaya var. Gökte Jüpiter-Uranüs birleşmeleri 14 yılda bir gerçekleşmektedir. Büyük yeniliklerin işaretçisidir. Mars ve Satürn bu tabloya destek oluyor. Köklenmeye açık yepyeni bilgiler ve buluşlar gündeme gelecektir. Uzun vadeli başlangıçları haber veren ilginç bir atmosfer var. Boğa arketipinin doğa, toprak, tarım, beslenme ve finans dünyası gibi temaları vurguladığını söyleyelim. Uranüs buluşları, sıra dışılıkları ve özgürleşmeyi sembolize ediyor. Jüpiter büyüten, genişleten gezegendir. Uranüs’ün ani kırılmaları sembolize ettiğini de unutmayalım. Kopartıcı yönüyle de öne çıkabilir. Aynı dönemde olumluluk yaratan Güneş(Boğa) ve Venüs(Koç) ağırlaması var. Venüs(Koç) ile Mars(Balık) ağırlaması da var. 2024’te büyük yeniliklere hazır olmalıyız.
Ayrıca önümüzdeki 2 yıl içinde Uranüs, Neptün ve Satürn bulundukları burçlardan ayrılıyor. Şimdilerde hazırlık sürecindeler. 2024 yılının bir eşik yıl olduğunu söyleyebiliriz.
2024’te Plüton Kova Burcuna giriş yapıyor
İlk temas 2023’te yaşandı. İnsanlığın bir devrim yaşayamaya doğru gidişinin ilk işaretleri yaşandı. Plüton’un Kova’da hareketi geniş insan topluluklarının öncelikle adil bir dünya düzeni arayışını sembolize ediyor. İnsanlık için özgürlük ve adil bir dünya arayışı vurgulanacaktır. Teknolojiyle gelen köklü yenilikler, bireysel yaratıcılığın öne çıkışı ağırlık kazanacaktır. Önümüzdeki yıllarda Uranüs’ün İkizler’e ilerlemesiyle eğitim, ticaret, haberleşme, ulaşım konularında gelişecek yeniliklerle birleşince tablo daha netleşecektir. Uzun vadeli bir dönemden bahsediyoruz. Plüton’un Kova burcunda ilerleyişi 20 yıla yayılan temaları anlatıyor. Evrensel manada toplulukların eşitlik ve adalet arayışları, yeni bir sosyaldüzene geçişi ve insanlık tarihine iz bırakacak hareketlenmeleri getireceğe benziyor.
Ülkemizin sekizinci evine yerleşen Plüton derinleri kazımamızı geçmişimizi aydınlatmamızı isteyecektir. Üstelik ülkemiz 5 derece Akrep Burcu. Ülke olarak önümüzde bir çeşit yeniden doğuş teması var.
Bu yıl (2024) ve önümüzdeki 2025’te Satürn Balık’ta ilerliyor
Yılın ilk yarısında Jüpiter’le (Boğa’da) dostane bir ilişki kuruyor. Kontrollü ilerleme vadediyor. İş dünyasında, maddi konularda özellikle finans kuruluşları, sigortacılık sektörü ve iklim, doğa, toprak, tarım gibi, konularda yenilikçi hareketlere açık bir tablo var. Ülkemizde sosyal yapılarda daha önce denenmemiş farklı oluşumlar beklenebilir. Özellikle 26 Ocak’ta Uranüs’ün Boğa Burcu’nda 19 dereceden düze dönmesi buluşçu gelişmeleri hızlandıracaktır. İlginç gelişmeleri hayatımıza getirebilecektir.
27-28-29 Şubat’ta Güneş-Satürn-Merkür Balık’ta bir araya toplanıyor (stelyum). Bu tarih civarında yeni fikirlerle kalıcı, uzun vadeli gelişmeler beklemek gerek. Güçlü bir hayal gücü ve yaratıcılık var. Bu stelium’a Jüpiter’in Boğa’dan desteği söz konusu. İyi bir yapılanmayla verimli olunacaktır. Üstelik Satürn (Balık’ta) ile Venüs (Kova’da) birbirini ağırlıyor.
3 Mayıs’tan başlayarak Plüton geri harekete başlıyor. 2 derece Kova burcu gerilemenin başlangıç noktası. 11 Ekim’de düzelecek. Ancak 2 Eylül – 21 Kasım arasında Oğlak’ta hareket ediyor.
26 Mayıs’tan itibaren Jüpiter İkizler’de hareket etmeye başlıyor
Zararlı olduğu burçta 1 yıl kadar kalacak. Bolca fikir üretebiliriz. Bilgi akışı çok yönlü, hızlı ve değişken olabilir. Ancak yüzeysel fikirler ve bilgiler de olabilir. Hayata geçirilmediği sürece soyut fikirler şimdilik bir uğultu olarak kalabilir. Zihinsel hareketlilik artacaktır. Dedikodu ve temelsiz fikirlerin ortaya atılması ihtimali de yüksek olabilir. Eğitim, ticaret, ulaşım, iletişim ve medya sektörlerinde gelişmeler beklenmeli. Çeşitli, renkli ve entelektüel bilgilerin yayılımı hızlanacaktır. Fazlaca fikir tartışması uzun vadede yapıcı olabilir.
Bu arada 2024’te Jüpiter (büyütücü) ve Plüton (dönüştürücü) arasında rahat enerji akışı var. Haziran ayını büyük adımlar atılacak zamanlar olarak düşünmek gerek.
30 Haziran’dan itibaren Satürn Balık Burcu’nun 19 derecesinden gerilemeye başlıyor. Duyguları, hayalleri ve anlayış yeteneğimizi askıya alma zamanları olabilir.
3 Temmuz’da Neptün geri harekete başlıyor. 29 derece Balık’tan geri dönüyor. Hayal gücü yüksek olacaktır. Ancak biz daha çok bulanıklık, belirsizlik olarak görebiliriz.
20 Ağustos civarında Jüpiter ve Satürn değişken burçlarda (İkizler ve Balık 18 derecelerde) gerginlik içinde olacaktır. Hatta Başak ve Yay’ın da 18 derece civarları hassas olacaktır. Kare açı tansiyonları yükseltebilir. Tartışmaları gerginleştiren bir atmosfer olacağa benziyor. Sabitlik beklememeli. Duraksamalar mümkündür.
2 Eylül’den itibaren Uranüs Boğa’da 27 dereceden geri harekete başlıyor.
10 Ekim’den itibaren Jüpiter gerilemeye 21 derece İkizler’de başlıyor.
12 Ekim’de Plüton 29 derece Oğlak’ta düzelmeye başlıyor.
16 Kasım’da Satürn düze dönüyor.
20 Kasım’da Plüton tekrar Kova’ya ilerliyor.
8 Aralık’ta Neptün 27 derece Balık’ta düzgün hareket etmeye başlıyor.
24 Aralık tarihinde Jüpiter ve Satürn kare açısı tekrarlanıyor. İkizler ve Balık burçlarının hatta Başak ve Yay’ın da 14 derece civarı hassaslaşıyor. Kaygan ve güvensiz duruma geliyor.
2024 yılı için daha pek çok detay var. Fakat bu yazıyı fazla dağıtmadan toparlayalım. Tutulmaları, Merkür gerilemelerini ve önemli gezegen geçişlerini bir başka yazıda paylaşalım.
Özet olarak şunu söylemek gerek. 2024 yılı önemli bir eşik yılı. Jüpiter ve Uranüs’ün birleşmesi büyük tabloyu değişime taşıyor. Plüton Kova’da ilerlerken insanlık tarihine iz bırakacak hareketler vadediyor.
Astroloji Köşesi 